• Anasayfa
  • İnstagram
  • Facebook
  • Twitter
  • Pinterest
  • Bloglovin
  • Googleplus
  • Rengarenkatölye
  • 24 Aralık 2012 Pazartesi

    Sevgili Blog;



    Bugün kalktım, elimi yüzümü yıkadım, biyere gitmedim, hastayım yattım, annemin yaptığı ne olduğunu bilmediğim şeylerden içtim.

    4 ciltlik günlük serimin büyük bi kısmı işte böyle başlıyo. Neyse nerden geldim buraya. Günlüklerimin içeriğini başka bi postta uzun uzun yazarım inşallah.

    Şu yazmadığım zaman içinde yapmayı en çok istediğim şeydi aslında blogla ilgilenmek. Bu yıla artık monotonluktan çıkıyım, değişik bi şeyler olsun hayatımda diye dualarla başlamıştım, ki olduda. Ama monotonluktan kurtuldum mu bilemicem.

    Mesela ben artık bi öğretmenim. Kendinden büyük öğrencileri olan, maaş alan, sigortası olan bi öğretmen hemde :) Bu yılın görünen en büyük olayı bu oldu heralde. Şimdi detaylara geçeyim. 2 yıldır küçük bi uğraş ediniyim azda olsa bi maaşı olan işte çalışayım kendim bi para kazanıyım artık diyodum. Geçen yıl ünideki kurslara başvurmuştum vakit geçsin diye. En çok işaret dili ilgimi çekmişti neyse gittim öğrendim sertifikamı geçen yıl alamamıştım bu yılın başında  gittim. İlgilenen amcayla sohbet muhabbet derken iyi öğrendin mi, hocalık yapabilir misin deyiverdi. 2gün düşündükten sonra bi yerden başlamak lazım dedim kabul ettim. İşte kısa özetiyle böyle oldu. Kendi derslerimden çıkıp bide ben ders veriyorum. Tahminimden daha eğlenceli daha renkliymiş çokta yorucu olsa da gayet çekilir bişey. Karşılığı her bakımdan muhteşem(neler geçtiğini de ayrıca anlatmak istiyorum:)) Ha bide aybaşında kart hesabındaki artış yok mu işte o da muhteşem özellikle de bi öğrenci için:)

    Sonraa şu her işte lazım ingilizce neymiş artık ben de öğreneyim dedim. British'e başladım. Şimdilik yolunda bakalım. Kantinde sırf bana hava atmak için ingilizce bişeyler konuşup gülüştüklerini düşündüğüm liseli bebeler hariç. Damn it!




    Damn it demişken How i met' te 7.sezon bitmek üzere yavaştan alıyorum. Bitmesin istiyorum! En son Robin ve Ted eşleşti uzuun aradan sonra. Halbuki Robin-Barney daha iyi değil mi. Bence öyle. Diziyi güncel takip edenler bu ne diyo yaa diyebilir:)




    Hala aynı yurttayım neyseki oda değiştirdik. Sıkılmamızın dışında bazı olaylar da sebep oldu bu değişikliğe. Onlar da başka postlara artık:)
    Yurdun yemekhanesi de yurda aitti önceden. Bu yıl yemekhaneyi başka bi işletmeye vermişler.. İşkembe'ciye! Dolayısıyla yemekler mercimek, kuru-pilavdan öteye gitmiyo. Dolayısıyla her gün ya dışarda yiyoruz ya da lahmacun.
    Bi de yeni oda arkadaşlarım var. Yerim ben onları. Anlıcağınız geçinip gidiyoruz. 

    Ha bide dersler vardı çok sıkıntıdayım şu aralar. 4 tane proje var, biri bu haftaya yetişecek ve daha tek kelime bakmadık. Sınavlar tam yılbaşından sonra onları henüz düşünmüyorum bile. Vize notlarım gelmiş geçmiş en yüksek gördüğüm notlardı. Finallere bide proje çıkardı hepsi sınav yetmiyomuş gibi. Dur bakalım yılbaşında da eğleneyim sonra başlarım.:)

    Yılbaşına da bişeyler düşünmek lazım. Daha kimseye hediye bile almadım acil iyileşmem lazım.

    Sonra da pijamalarımı giyip yattım günlük.

    Tam günlük tadında oldu bu cidden. 

    Projeler beni beklerr! 

    1 yorum: