• Anasayfa
  • İnstagram
  • Facebook
  • Twitter
  • Pinterest
  • Bloglovin
  • Googleplus
  • Rengarenkatölye
  • 28 Kasım 2017 Salı

    Minik Çiçek Köşesi ♡

    Merhaba :)

    Evin belli yerlerindeki özellikli köşeler çok hoşuma gidiyor. Kendi evimde de uyguluyorum farketmeden :) Mesela geçenlerde yaptığım tatlı çiçek köşesi ♡ Çiçek köşesi diyorum ama daha güzel özellikleri de var bu köşenin.. Eşimle fotoğraflarımızın çerçeveleri ♡ Bir bütün oldu bence hepsi birlikte :) Bakmalık, huzurlanmalık ♡ Bir de bu köşenin ışığı çoğalsın diye abajur koydum, daha da huzur doldu sanki sarı ışıkla.


    Çerkezköy'de yaşadığımız zamanlar çok çiçeğim vardı. Hem eşimle bir şeyler ekmiştik hem de teyzem, annem saksı saksı çiçek vermişti. Hem salonda, mutfakta çok seviyordum bulunmasını, hem de balkonum rengarenk saksılarla doluydu :) Ama taşınma sürecimizde çoğu kurumuş, solmuştu.. Saksılarımız şu an balkonda bomboş duruyor, baharı bekliyorlar.. İşte o zamandan sağ kalan dayanıklı çiçeklerim bunlar :) Ancak minik bir çiçek köşesi yapılabilirdi bunlarla da :)



    Pembe saksılı aloeveram da yeni üyesi bu köşenin ♡ Arkadaşımın hediyesi :) Çok tatlı, anlamlı bir hediye bence, hem de canlı bir hediye :) Sıradan bir günde arkadaşınıza kahveye giderken böyle tatlı bir sürpriz yapabilirsiniz, çok sevindiriyor :)


    Karşısına geçip kahve içmelik köşe ♡ :)

    Mutlu günler! :)


27 Kasım 2017 Pazartesi

Çift Fonksiyonlu Derin Dondurucu

                                                       

İlk önce çift fonksiyonlu derin dondurucunun ne demek olduğu ile başlayalım, zira ilk duyduğumda ne anlama geldiğini ben de anlayamamıştım. Klasik derin dondurucular sadece “derin dondurma” yapıyor, yani içlerindeki tüm gıda ve besinleri -16 / -24 arasındaki bir sıcaklıkta depoluyor. Bunun avantajı, bu sıcaklıkta hemen tüm besinlerin kullanım ömürlerinin son derece uzun olması. Yani yazın dondurduğunuz bir gıdayı, kışın ilk günkü tazeliği ile tüketebiliyorsunuz. Ancak derin dondurma uzun süreli bir çözüm ve kısa sürede tüketmeniz gereken gıdalar için yeterince pratik değil. Aynı şekilde, su oranı yüksek besinler (karpuz, üzüm, vs.) derin dondurma işlemi için pek uygun değil, zira içlerindeki su kristalleşiyor ve gıdanın lezzeti bundan etkileniyor. Bu türden gıdalar için derin dondurucu değil, “soğutucu” kullanmak gerekiyor.

İşte çift fonksiyonlu derin dondurucu modelleri, tam olarak bu işe yarıyor. İstediğiniz zaman soğutma, istediğiniz zaman da derin dondurma yapıyorlar. Bu yüzden, kelimenin tam anlamıyla her besin türü ve her depolama amacı için uygunlar. Ancak, piyasada kaliteli bir çift fonksiyonlu derin dondurucu modeli bulmak oldukça zor. İşte bu nedenle uzun araştırmalardan sonra Uğur Soğutma’ya ait UED 7246 DTK modelinde karar kıldım. Uğur Soğutma’nın bu sektörde 60 yılı aşkın bir deneyimi var ve gerçeği söylemek gerekirse, kayda değer bir rakibi de bulunmuyor. Nitekim UED 7246 DTK’yı birkaç aydan bu yana kullanıyorum ve son derece memnun kaldığımı rahatlıkla söyleyebilirim.

Her şeyden önce, bu bir dikey derin dondurucu model. Yani görünüm ve kullanım olarak klasik buzdolaplarına benziyor. 261 litre brüt iç hacmi var ve en kalabalık aileler için bile fazlasıyla yeterli. Derin dondurma, soğutma ve sıfır derecede saklama özellikleri bulunuyor. Besinlerinizi kullanılan moda göre +3 / -24 sıcaklık aralığında depolayabiliyorsunuz. No frost özelliğine sahip olan çift fonksiyonlu derin dondurucu, aynı zamanda A+ enerji sınıfına ait, yani çok az elektrik harcıyor. Ön kapağı üzerinde bir LED ekran var ve tüm ayarları (kapağını açmaya gerek kalmadan) bu ekranı kullanarak yapabiliyorsunuz. Ben Uğur Soğutma’nın çevrimiçi mağazasını kullanarak satın aldım (https://satis.ugur.com.tr/) ancak Türkiye çapındaki bayilerden de alabilirsiniz. Bir derin dondurucu almaya niyetliyseniz, çift fonksiyonlu bu modele muhakkak bir göz atmanızı öneriyorum, kesinlikle pişman olmazsınız.

Bir boomads advertorial içeriğidir.

24 Kasım 2017 Cuma

Hamilelik Fotoğraf Çekimim! ♡

Merhabaaa! 

Fotoğraf çekimim dediysem öyle düğündeki gibi aylarca hem iyi çeken hem uygun ücret alan fotoğrafçı arayıp, profesyonel kameralarla profesyonel çekimler yaptık sanmayın :) Tabiki düğünümde çok memnun kalmıştım bir de sonuçta bir kere olan bir şey diye düşündüm hep ama bu işi kendi yapıp da çok güzel işler çıkaranlar var. Biz de neden kendimiz yapmayalım ki dedik.. Her anımda yanımda olan dostumla gün ayarladık ve aldık telefonlarımızı elimize :) Evet henüz makinemiz yok, telefonlarla çekim yaptık. Ama bizim için harika anılar birikti  

Şu an hamileliğimin 8. ayındayım. Bu fotoğrafları henüz 3,5 4 aylıkken çekinmiştik :) Eşim askere gideceği için fırsat bulamayız diye biraz erken bir çekim de yapalım demiştik. Yaklaşık 1 ay önce eşimle sonbahar konseptli fotoğraflar çekindik bir de yine bize ve bebeğimize anı olsun diye. Daha önceki postlarda 1 2 fotoğraf koymuştum ama ayrıca bir yazıda onları da yayınlayabilirim :)

Gelelim bizim minikle baharlı, güneşli, yeşilli anılarımıza :)



O'nun için güzel beyaz bir sepet aldım. Allah izin verirse kitaplarını ya da oyuncaklarını koyarım ilerde diye düşünmüştüm. Fotoğraflara da nasip oldu kendisi :) Evimde salona serdiğim bu tüylü minik kilimi içine yerleştirip ona ait bir iki şey koydum sepetin içine. Bir çift minnak ayakkabı, arılı çıngırak.. Bir de minik balonlar astım :) Fazla kalabalık olmadan tatlı bir tema oldu bence :)


Fotoğraflarda bu sepeti çok fazla kullandık  


Birkaç tane de pinterestten kartlar bulup düzenleyip çıktı aldım :) Farklı pozlar için de pintereste başvurabilirsiniz. Çok hoş fikirler var.


Çekimi Ankara'da Mavi Göl'de yaptık. Eşimle buraya pikniğe gelmeyi çok seviyoruz. Bu çekimi burda yapmak da bizi fazlasıyla mutlu etti :)


Elbisemi Modanisa ya da Sefamerve gibi siteden sipariş etmiştim. Hem fotoğraf çekimi için bembeyaz bir elbise istiyordum hem de ilerisini de düşündüm, Allah izin verirse bebek için toplantı yaparsak yine böyle bir elbise giymek isterim dedim. Hem o arada bir de elbise seçmekle uğraşmam, hazır olmuş olur :)

Bebeğimiz erkek olduğu için tatlı mavilerle kombinledik, azıcık klasik olsun :))

Gökyüzü de bize uydu, masmaviydi o gün ♡ :)






 Şu son fotoğrafları yüklerken nedense sıkıntı oldu, çözünürlükleri gelmedi kaç kere denesem de :/ 





İşte miniğimizle ilk fotoğraflarımız :) İnşallah aynı pozları kucağımızdayken de verebiliriz :)

Allah isteyen herkese en kısa zamanda nasip etsin bu duyguları inşallah. 

Umarım birileri için de fikir olur yazım :) Hadi siz de alın elinize kameranızı, telefonunuzu, bir tane de arkadaşınızı, bebeğinize anı biriktirin ♡ :)

Mutlu günler!



3 Kasım 2017 Cuma

Hediye Fikri: Porselen Kupa Boyama ♡

Merhaba! 💫

Hediye almak, hediye vermek, hediye yapmak, hediye paketlemek ne güzel şeyler ♡ Değil mii :)

Bu minik tatlı hediye fikrini daha önce yaptığım başka kupayla bloga yazmıştım. İsterseniz ona da göz atabilirsiniz. Özellikle bir erkeğe bu hediyeyi yapmak istiyorsanız belki fikir olur. Eşime Star Wars temalı kupa hazırlamıştım :)

Gelelim mavimelodi Gülcan'a yaptığım kupaya :) 


Arkadaşım ailesiyle yeni eve taşındı, odasını yeniden düzenledi, yeni eşyalar aldı, eskileri odaya uydurdu.. Çok beyazlı, az pembeli, pek tatlı, iç açıcı bir odası oldu :) Hatta odasında bir de kendine yetecek şirin bir balkonu var. Balkonun dekorasyonunu daha bitirmemiş olsa da orası da şimdiden pek şeker :) Odasını görünce hemen bloga bir oda turu yazısı hazırlamalısın dedim, belki yakında gelir :)

Ben de geçenlerde ilk defa evine ziyarete gidebildim. Gitmeden de odasına koyabileceği, tatlı bir hediye yapmak istedim ve aklıma porselen kupa çizmek boyamak geldi :)


Ev hediyesi gibi olduğu için içinde ev geçen sıcak güzel bir söz yazmak istedim. Bu yüzden bir tarafına ' Home is where the heart is ' yazdım. Azıcık da şekilli yaptım. Aslında porselen kalemim bu kadar kalın olmasaydı yazıyı çerçeveli yazacaktım, hayalimdeki daha güzeldi ama bu şekilde de içime sindi :)


Diğer tarafı da boş kalmayacaktı tabi :) Kupanın taslağını çizdiğim sıralar havalar hep güneşli, ara sıra yağmurlu geçiyordu. Ben de bu havalara uygun olsun diye güneşli yağmurlu basit ama şeker bu bulutu çizdim :) Hatta çekeceği fotoğrafı bile hayal ettim. Balkonda fiskosun üstünde, içinde kahve var, yanında beyaz bir vazoda yemyeşil bir çiçek ♡ :) Ama ne yazık ki ben hediyesini verdiğimde sonbahar tamamiyle kendini göstermiş, güneşten, yeşilden eser kalmamıştı :)) Olsun o çok sevdi hediyemi :)

Hediye yapmayı, vermeyi çok sevdiğim için bol bol hediye fikrine ihtiyacım oluyor. Sizin de pratik, tatlı hediye fikirleriniz varsa yorumunuzu bekliyorum ♡ :)

Mutlu cuma akşamları ⭐ :) ♡

2 Kasım 2017 Perşembe

Huzurlu Hafta Sonu Tatili ♡ :)

Merhaba, tatlı sonbahar gününden! :)

Geçtiğimiz hafta sonu çikolatalı pasta tadında, sanki kısık seste çalan hafif bir fransız müziği eşliğinde, son derece huzurlu 3 güzel gün geçirdim :) Benim için o kadar güzel, o kadar özeldi ki, blogumda da paylaşmak, huzurlu notlar kaydetmek istedim.

Askerde eşim, karnımda bebeğim, hepimiz birbirimizi çok özleyince bir hafta sonu tatili yapmak istedik :) Eskişehir'de bir misafirhane ayarlayıp eşimi evci çıkardık. Evde atıştırmalık bir şeyler hazırlayıp, sırt çantamızı yüklenip, karnımdaki minikle bindik trene, bana çok huzurlu gelen bir yolculuğa çıktık. Tren, en sevdiğim yolculuk aracı.. Bu hızlı tren bile olsa :) 


Trenin verdiği huzurla hem kitap okudum hem hazırladığım atıştırmalıkları daha yoldayken yarıya indirdim :)) Yolculuğun sonunda beni kardeşim aldı, birlikte eşimi almaya gittik. Zaten bu halimle cesaret edip çıkmamın nedeni kardeşimin Eskişehir'de okumasıydı :) Geçen hafta giderken de arabayı götürmüştü bizim için :) 

Ve sonunda kavuştuk :) Ayrılalı çok uzun zaman olmamış olsa da bize aylar olmuş gibi geliyordu :) Şimdi bile böyle geliyorsa bundan sonra hamileliğimden dolayı daha da ağırlaşır da eşim gelene kadar bir daha gidemezsem diye de korktum ama inşallah bebemiz de eşim de geldiğinde hayat nasıl güzel nasıl bahar olur diye düşünerek kendimi rahatlatıyorum :) İkisi de yaklaşık aynı zamanda gelecek inşallah bir sürpriz olmazsa :)

Eşimi de alınca hep birlikte bir yemek yedikten sonra biz misafirhaneye geçtik. Fiyat olarak uygun olduğu için merkeze biraz uzaktı ama Eskişehir'de en uzak iki yer arası 20 dk zaten, öyle güzel şehir :) Misafirhanenin bulunduğu yer sonbaharın da etkisiyle o kadar huzurluydu ki... Akşam bile kendini belli ediyordu güzelliği.. Yaprakların arasından yürüdükçe yol uzasın, az daha yürüyelim istedim :) 
 

İşte sabah uyanıp da perdeleri, pencereyi açtığımızdaki manzara böyleydi... İyi ki her yere yakın diye merkezdeki avm manzaralı evlerden tutmamışız dedim :) Bu sarılı turunculu sonbahar manzarası için bile tatil uzatılabilir diye düşündüm :) Keşke evci iznini bir hafta boyunca verseler de öyle bir şey mümkün olsaydı :)) Burayı çok benimsedik, geçici yuvamız dedik :) Tekrar gidebilirsem yine burda kalırız muhtemelen :)

Akşam şöyle başbaşa oturup da bir şeyler atıştırarak televizyon izlemeyi bile ne kadar özlemişiz :) Genelde futbollu bir şeyler olsa da ne izlediğimizi pek önemsemedim :)) 


Misafirhanenin perdeleri eşimin de benim de üniversitede ilk yıllar kaldığımız yurdun perdesinin aynısıydı :) Bize nostalji oldu :)


Misafirhanemizin az ilerisinde Masal Şatosu vardı. Her yere giderken şatolu manzaramız da çok hoşuma gitti :) İlk günden düşündüğümüz her şeyi yapabildik, istediğimiz her yeri gezebildik çok şükür :) Çok şükür diyorum çünkü normalde bu kadar uzun yürüyüşler yapamıyorum, tıkanıp kalıyorum :) Bu sefer bebiş de yardım etti, yormadı beni :) Tabi yine de en yakın mesafeye bile arabayla gitmeye çalıştık, arabasız yerlerde de bulduğumuz banka otura otura yürüdük :) 


Kendime bu huzurlu tatilde kocaman bir bardak kahve de hediye ettim en sütlüsünden. Normalde porsiyonu daha küçük tutmaya çalışıyorum ama tatile özel keyfini çıkarmak istedim :) Sonraki birkaç gün de içmedim kendimi tutup :) Şu an bu yazıyı yazarken içiyorum ilk defa :)) 

Ahh şu sonbahar bahçesine, yağmura karşı kahve yudumlamak nasıl güzel, nasıl huzurlu...

İlk gün kahvaltımızı misafirhanede manzaraya karşı huzurlu huzurlu, başbaşa yapmıştık evde hazırladığım börek, aldığımız birkaç şeyle. Ertesi gün de dışarda güzel bi serpme kahvaltı yapalım dedik özellikle üniversite yıllarımızdaki gibi :) O zamanlar Hancı kafemiz vardı, her sabah birlikte olabilmek için orada kahvaltı yapardık :) Eskişehir'de de güzel görünen bir kafede yaptık kahvaltımızı. Adalarda bir yer, kahvaltı mekanı. Adı da Kahv6 sanırım..


Bu minik ekmeklerden çantama tıkıştırıp eve de götürmek istedim, buzluğa atar ısıtır ısıtır yerdim, öyle hoşuma gitti :)) Bebek ekmek ♡ :)


Adalar boyunca yürümek o kadar keyifli ki. Hele ki bu mevsimde.. Hafta sonu bayağı kalabalıktı, ben sakin gördüğümde alıverdim bi poz :)


Rumeli Çikolatacısı'nı görünce hemen daldık içeri. Sıcacık renkleri, loş ama huzurlu havası, mis gibi çikolata kokusu..aldı götürdü bizi başka diyarlara.. Hemen cam kenarında kalan yere yerleştik, az ilerimizde hiç kıpırdamadan uyuyan köpek, az az üşütmeden esen rüzgar, üstümüzden bizi sıcacık ısıtan ufo.. Gerçekten burda cam kenarında oturuyorken karşıda Porsuk'un farklı havası, sakin sakin bir şeyler çalıp söyleyen gençler.. sanki bambaşka bir ülkede, bambaşka bir hayatta hissettiriyor. Anlatabildim mi bilmiyorum ama huzurlu bir şey işte..:) Böyle huzurlu bir yerde muhabbetimizin de konusu ne olursa olsun huzurlu oluyor :))


Çimen göz 

Gözlerine uyumlu olan duvarın önüne oturmuş :) 


İşte buraya bayılıyorum. Sazova'nın girişi. Önceki geldiğimizde burda açık tren vardı, ona binmiştik, nasıl güzeldi :) Sazova'yı çevresinden gezdiriyordu. Bu sefer rastlamadık, yürüyerek geçtik yollarından 


Önceki gelişimizde de eşimle tam burada fotoğrafımız var. Masal Şatosunun önünde :) Nostalji yaptık :) İnşallah nasip olur da bir de kucağımızda bebemizle çekiniriz burada :)) 

Masallı, masaldan fırlamış gibi olan her şeye bayılıyorum. Burası da fazlasıyla öyle.. 

Şüşkoluğuma bakmayın :)) Geçici diye düşünüyorum :)


Ne kadar huzurlu görünmüyor mu şuralar :) Fotoğrafımız da kartpostal gibi :) Ne tatlı ne naif vakitlerdi :) Baktıkça her anını hatırlamak için bu hafta bu fotoğraflarımızı çıkartıp evimize, buzdolabımıza asacağım :)


Sonbahar ♡ Seni çok seviyorum :))) 


Sazova'nın alanı geniş olduğu için böyle banklarda oturarak geçti :) Gördüğüm banka az soluklanayım deyip oturdum :))


Bir de bu güzel ağaçlardan gördükçe yorulmasam da oturdum :) Nasıl güzeller nasıll 


Biz bu sefer fırsat bulup gidemedik ama eğer Eskişehir'e yolunuz düşerse mutlaka Şirintepe'yi de ziyaret edin, tüm Eskişehir'i ziyaret etmiş oluyorsunuz zaten :) Bi de çibörek yersiniz hatta Şirintepe'de Eskişehir'e karşı :)

İşte bizim tatlı haftasonumuz böyleydi :) İnşallah daha güzellerini yaşamak nasip olur :) 

Her günümüz öncekilerden daha da güzel geçsin inşallah 

Huzurumuz eksik olmasın 

Sonbaharın kalanı da bol bol huzur getirsin hepimize