• Anasayfa
  • İnstagram
  • Facebook
  • Twitter
  • Pinterest
  • Bloglovin
  • Googleplus
  • Rengarenkatölye
  • 28 Nisan 2013 Pazar

    Ne özlemişim be yurdu !

    Tekerlekleri bozuk yürüyemeyen valizimi bozuk yollardan tıkır tıkır, kulaklarımı tırmalayan sesler eşliğinde sürükleyerek can çekişmem yurda geldiğimi gösteriyordu. Şirincik karşıladı beni, iki saattir can çekişerek taşımaya çalıştığım valizi kucakladığı gibi getiriverdi. Valizi olduğu yerde bıraktım, önce hediyeleştik. Sürpriz olmadı hiçbiri hepsini uzun uzuun anlatmıştı, hatta abartıp camden göstermiştik. 

    Her şeyi öylece bırakıp balkona sofra hazırladık, yine doldu taştı masalar :) İçeceğimizin olmadığını farkettik indik kantine, yine kantine bakan, karşısında ne diyeceğimizi şaşırdığımız abi mi amca mı neyse ona rezil rüsva olduk. Neden böyle oluyor, bi gün de rezil olmadan alsakya alacağımızı. Olayı burda anlatamayacağım utanıyorum :) Sonunda aldık geldik içeceğimizi, plastik bardaklar yok ! Kafaya dikerek döneriz diyoduk ki yeni aldığım diğer hediye bardaklar geldi aklıma, bunlar hep tesadüf  :) Pek de tatlılar, bi tane de Happy Box'a koyarım bundan.

    Nasıl özlemişiz, bi yandan indirdik hepsini mideye bi yandan tüm bi haftanın dedikodusunu yaptık, yetmedi öncekileri tekrardan analiz ettik :) Hava da bi güzeldi ki...


     Bu arada yılın ilk eriğini yedim Şirin saolsun, hala da yiyorum tuza bandırarak midem yanacak :)


     Balkondan köyümüzün görünüşü :) Karşımızda erkek yurdu, diğer tarafta da normal insanların yaşadığı bina var. Erkek yurdundakiler pek çıkmıyo bizden utanıyo olabilirler, öyle düşünüyoruz :) Ama binadakilerle birlikte vakit geçiriyoruz resmen. Teyzenin biri çorba karıştırıyo bizim muhabbetlerimizi dinleyerek, amca balkonda televizyon izliyo, 'Amca az aç sesini kim kimi öldürmüş ?'


    İşte hediyelerimiz burda :) Bi dolu parfümüm oldu bu aralar yine. İnanılmaz ama 3 buçuk tl ye ! O kadar çok parfümüm varki artık ucuza buldukça alacağım sadece. Bunlar da ucuz bile değil bedava gibi, Şirin'e bikaç sipariş vereceğim tatil için :)


    Yine tatlı bi tesadüf daha oldu. Meğersem Şirin'in aldığı parfümlerden biri benim 3 yıldır arayıp bulamadığım Barones diye bi parfüm. Kutusu şişesi her şeyi duruyodu hala sorabilmek için, en soldaki benim boşlar. 3 yıl sonra tekrar benim oldu hem de beklemediğim bi anda :)

    Tatil diye saçmalamalarımızdan vazgeçer miyiz? Tabiki hayır ! Cam'de devam ettik.

    - Şirin şu pembeli Barone mi? O.o
    - Barones. Neden?
    - Oha yıllardır aradığım parfüm.
    - Yıllardır? 3 buçuk milyoncuda vaaar.


    Bizim para meseleleri tuhaf. Biz yüzünü göremeden bitiyo. Bi çözüm yolu deniyoruz şuan. Mesela 20 tl ye bi şey aldık artan bütün bozuklar hooop kumbaraya. Tabi ne kadar uygularız bilemicem. Bunlar da bozuk para bankacısı gibi sayarken yaptığımız sanat. Tahmin edin ne kadar vardır burda?
    62.60 tl ! Yok canım hiç göstermiyor.


    Canımız sürekli türk kahvesi ister bizim. Yurdun nadide kafesine gitmeye üşendiğimiz için genelde mahrum kalıyoruz. Neyseki hazır kahvelerden edindik. Şimdi koyduk birer bardak içiyoruz. Fincan diyemiyorum. Çünkü yurt burası !


    İşte yeni bardaklarımız. Kahve komik duruyo tamam.
    Ee bunda fal bakılmaz !
    demeyin. Biz bakarız. :)




    Ama tutar mı çıkar mı bilmem :)



    Şirin'den mesaj geldi.
    - Oha Ferhat bana tektaş almış.
    - Taş mı tektaş mı doğru söyle bak ? Nasıl yani ?
    - Gelince gösteriverem sana.

    Ferhat'ın tektaş alacağını biliyoduk bi zamandır Şirin'e, şimdi beklemiyoduk ama. Haklıymışız, Şirin bu parfümlerimizi ararken yanda takı reyonunda bide bu yüzüğü görmüş, beğenmiş alıvermiş, tektaşımı kendim aldım kendim taktım misali. Hey allam ne heyecanlandıyon kardeşim ! :)

    Az önce Fundamentals eşliğinde yazmaya başlamıştım yazıyı, şimdi Aşk Tesadüfleri Sever'i açtık, biraz da ağlayacağız...

    9 yorum:

    1. En çok da seninle bu keyifleri seviyorum. Hunharca yemek yeyişlerimizi,çoğu zaman birçok ailenin evinde olmayacak yiyeceklerle kendimize verdiğimiz ziyafetleri,eğlencelerimizi,dedikodularımızı... Keşke sen de birinci sınıf olsaydın hatta o bile olmasaydın da geçirebilecek daha uzun yıllarımız olsaydı önümüzde.:) gelelim kantin diyaloguna:
      -buyrun ne alcaktınız?
      +füs. (gülme krizleri eşliğinde bizden sadece birkaç yaş büyük olan kantincinin şaşkın bakışları arasında geçen 5 dakika.)
      -anladım. ...... demek istiyorsunuz.
      +ha evet ondan alacaktık biz. ( gülmekten konuşamıyoruz.)
      ne çektik be rengarenk :) şu çocuğa rezil olmadan bir günümüz geçmedi be .

      reyane,barones,prova,empaty,siore vb.adı sanı bilinmeyen fakat,bilindik markalara taş çıkaran parfümler çok uygun fiyata alınır,hediye edilir :)
      tektaşı da sevgilim inşallah alacak okul bitince dinimiz amin ♥ :)

      YanıtlaSil
    2. Ayy nasıl güldüm gece gece söylediklerine bu kadar gülmemiştim :) Kantin diyalogları diye ayrıca bi blog bile açabilirim o kadar anımız var :)
      Koklaya koklaya bitireceğim hepsini, yenilerini de keşfedelim :)
      Az kaldı şunun şurasında 4 yıl canım :))
      Keşke ama diyorum bak köyümüzdeki Beyaz Saray evlerinden tutarsak her şey hallolacak :)

      YanıtlaSil
    3. Öyle güzel anlatmışın ki üniversite yıllarıma gittim bir an keşke o zamana geri dönebilsem :(

      YanıtlaSil
      Yanıtlar
      1. ben de böyle demek istemiyorum o yüzden bitmesin istiyorum..
        teşekkür ederim

        Sil
    4. sofra harika arkadaşlık desen bir başka çok özendim kızlar size hep mutlu olun hedilerde harika

      YanıtlaSil
      Yanıtlar
      1. teşekkür ederimm :) sen de hep mutlu ol inşallah :)

        Sil
    5. ne güzel yazmışsın öyle ya her şey şahane gerçekten. :)
      Keşke benimde yurt ortamım,arkadaşımda böyle olsaydı da koşarak uzaklaşmasaydım o yurttan. :)

      YanıtlaSil
      Yanıtlar
      1. teşekkür ederimm:) inşallah sen de hem kendine göre yurt arkadaşı bulursun hem de çook tatlı bi ortamın olur :)

        Sil
    6. Ben bu yurt ortamlarını yaşamayı çok isterdim ama hiç yaşayamadım liseden mezun olur olmaz hemen çalışmaya başladım okuldu yurttu olmadı sonrada evlendim zaten :( ama bende bunlara yakın şeyleri lisedeyken yaşamıştım lisede tabi ki daha farklı oluyo ama o zamanlarda çok güzeldi yüzümde bi gülümsemeyle hatırlarım o günleri :) Ay çok yaşlıymışım gibi hissettim bi an kendimi :D

      YanıtlaSil