Staj öyle bi zamana denk gelmişki yılda 2 kere olan envanter sayımına biz de katılabildik.
Depo Gölbaşı'ndaymış, biz de 2 gündür Gölbaşı'ndayız. Çalışanların bile katılamadığı sayıma bizim departmanın Endüstri Mühendisi ve ofis arkadaşımla biz gittik. Nasıl güzel karşılandık yine şirkette de olduğu gibi :) Depo tam köy havasında. Adım başı meyve ağaçlarıyla, tavuklarıyla, köpekleriyle, yakıcı sıcağıyla köyden farksızdı.
Miss gibi.
Sayıma bu çirkin balıkları da dahil ettik :)
Her istediklerimizi yüzsüzlük yaparak hallettik, bir tek yüzme konusunda başarılı olamadık, havuz yeni doluyodu :)
Depo uzak, merkezi olmayan bi yerde olduğundan bahçeyle çok uğraşıyolar vakit geçsin diye. Nasıl güzelleştirmişler.
Bu Rex. Depoya kendisi gelmiş diğer köpekler gibi. Almışlar bakmışlar derken Rex'in eğitimli olduğunu farketmişler. Adını kendileri koymuş ama ona da alışmış her talimata uyuyo. Tahta delisi, görünce çıldırıyo, nereye atarsan alıyo getiriyo ama vermiyo kemik gibi saklıyo :)
Ağacın gölgesine serilmiş yatan da Poyraz. Çakma kangalmış. Bu çok fenaa. Köpekten korkmam ama buna yaklaşamıyorum.
Dalmadığımız ağaç kalmadı. Hatta bi kayısı ağacının yanından geçerken koca bi dal ağır gelmiş kırıldı yere düştü, omuzlayıp bizim ofise götürüp hep birlikte yemeyi bile düşündük :) Bi tek şu vişne ağacına dalamadım. Yanında Poyraz nöbet tutuyodu çünkü.
Bunlar da köyümüzün tavukları :)
Vee Staj Günlüğüm yazımda bahsettiğim şu makine kullanma ve kullanımını öğrenme konusunda kendimi aşmış bulunuyorum. Hem şarjlı hem traktör gibi olan forkliftleri kullanmayı öğrendim. Depoda çalışanlara şaşırıyorum, ben olsam alırım forklifti turlarım her yeri nasıl eğlenceli bişeydir ya :) Başta şarjlıyı denettirdiler diğeri tehlikeli diye, ben sürerken arkadaşım video da çekti keşke koyabilsem o tuhaf kamyoncu hallerimden çekinmesem de :) Sonra o bindi, kayısı ağacının önüne çektik, ben de forkliftin bıçaklarına bindim kaldırdı beni, ağacın en tepesinden kayısı topladık :) Böyle de çok amaçlıyımdır :)
Sonra baktık teker teker olmuyo 2 tane istedik, ralli gibi yarış yaptık forkliftlerle :) Bana nasıl hızlı geliyo, hıza bi bakıyorum 10 11 i gösteriyo :) Maksimum 14 ü görebildim.:) Bi de yüzsüzlük yapıp da istediğimiz baretleri de taktık şapka gibi, tam mühendis olduk :)
Traktörümsü forkliftler ağır geldi, istediğim yere kolay hareket edemiyorum. Tercihim şarjlıdan yana, bitane alayım da okula bununla gideyim diyorum :)
İşte benim uzman masam :)
Sabah ilk iş çayımızı alıp terasa çıkmak. Çayla birlikte temize yakın hava uyku açıyo.
Terasın manzarası. Aslında iyi bi Ankara manzarası var, detaylar değil de yakındaki binalar daha ön planda görünmüş olsa da.
Dün sayım bittiğinden bugün ofisteydik. 10 saat burda olduğumdan çok fazla yapacak şey bulmak gerekiyo. Kendi bilgisayarımı getirdim rahat rahat dizi izlerim diye. Big Bang'i de bitirdiğimden dizi arayışındaydım. Çok kişiden tavsiye aldığım Modern Family' yi indirmeye karar verdim ama fragmanını izlediğimde beni çok etkilemedi açıkçası. O yüzden bugün indirmedim, HIMYM en güldüğüm bölümlerini izledim bide Barney nin Robin e muhteşem evlilik teklifinin olduğu bölümü izledim tekrar, ara ara izliyorum o bölümü :) Neyse sonuç olarak Modern Family izleyen, izlemiş olan varsa yardımlarını bekliyorum.
Öğle yemeğine oldukçaa erken çıktık yine. Bugün yoğun istek üzerine kahvaltı varmış ama nasıl kahvaltı..Kuş sütü bile vardır ve onu da almışızdır kesin :) Çiğköfteden meyve çeşitlerine kadar her şeyi kahvaltıdan sayıyorlar :)
Bu da otomattakileri deneyim diye bi anlık gaflete kapılıp da aldığım sütlü çay. Bulamaç gibi. Tadı da öyle.Otomatlardan sütlü çay sakın denemeyin ! :)
Kahvaltıdan sonra Ulus semalarında gezmeye çıktık meğer burda da gezilecek alışveriş yapılacak yerler varmış. Ben çantacılar çarşısı, Çıkrıkçılar, Anafartalar, Suluhan'dan başka yer bilmezdim burda. Çalışan ablalardan gezecek çok yer öğrendik. Bugün Kiler'in üstündeki kıyafetçi ablaya gittik, 2 saat kaldık elimizde poşetlerle çıktık. Ben kendimi tuttum sadece bi bluz aldım. Onu da fiyatından dolayı aldım 10 liraydı giymesem de almak lazım ucuz diye düşündüm.:)
Her şeyden sıkılırsak üst kat komşularımıza ya da terasa gidiyoruz çayımızı kahvemizi alıp :) Bi de şu sıralar Debbie Macomber'e sardım, dinlendiriyo resmen kadın okuturken.
İşte böyle bikaç gün daha geçirdim bugün de bitti 4 hafta kaldı, kalan haftaların öğle araları için de gezmelik planlar yapıyoruz. Öğle arası dediğim zaman dilimi bizim için 2 saat gibi biz zamana tekabül ediyor :) O yüzden plan yaparken rahat davrandık :) Haftaya, bi ayakkabıcı tarifi aldık oraya, çantacılar çarşısına, Suluhan'a gideceğiz. Bi gün de çalışanlarla birlikte Ankara Kalesi'ne çıkıp oraları gezeceğiz. Ulus civarlarında bildiğiniz kız kıza gezilecek ya da alışveriş yapılacak güzel yerler varsa bu önerilerinizi de bekliyorum :)
Bu arada yazıyı yazarken çalışan abilerden biri Shameless' ı önerdi izlemelik. Dediğine göre komik ve hareketliymiş. Biraz baktım da yarın ona başlayacağım sanırım. Shameless izleyen var mıı?